Pahalgam saldırısı ve nükleer çatışma riski

“`html

Hindistan-Pakistan İlişkilerinde Yeni Bir Kriz: Pahalgam Saldırısı

22 Nisan 2025 tarihinde Hindistan’ın Keşmir bölgesindeki Pahalgam’da gerçekleşen turistik bir saldırı, Başbakan Narendra Modi’yi Suudi Arabistan’daki resmi ziyaretini yarıda kesip ülkesine dönmeye sevk etti. Bihar eyaletinin Madbuhani kentindeki bir mitingde olayla ilgili konuşan Modi, birden Hintçeden İngilizceye geçerek şu ifadeleri kullandı: “Dünyaya sesleniyorum: Hindistan, her bir teröristi ve onların destekçilerinin peşinden takip edecek, onları tespit edip gereğini yapacaktır. Nerede olurlarsa olsunlar, bedelini ödeyecekler.”

Hayatını Kaybedenler

Saldırıda 24 Hindu, 1 Müslüman ve 1 Hristiyan olmak üzere toplam 26 kişi hayatını kaybetti. Öldürülenler arasında Hindistan’ın deniz ve hava kuvvetlerinden subaylar ile bir istihbarat elemanı da bulunuyordu.

Pahalgam ve Dini Turizm

Keşmir’deki Pahalgam, yaz aylarında yoğun bir dini turizm alanı haline gelerek, yerel kutsal mağaraları ile dikkat çekiyordu. Bu saldırı, bölgedeki turizm faaliyetlerine büyük bir darbe vurarak halk arasında derin bir üzüntü yarattı.

Leşkeri Tayyibe İle İlişkiler

Olayın sorumlusunun ‘Direniş Cephesi’ olduğu öne sürülse de, dört gün sonra yapılan açıklamada bu grup saldırıyı üstlenmediğini bildirdi. Hindistan, saldırının perde arkasında Pakistan’ın olduğunu iddia etse de konuya dair somut bir kanıt sunamadı.

Pakistan’dan Cevap

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, saldırı ile ilişkilerini tamamen yalanlayarak, Hindistan’ın suçlamalarını “temelsiz” olarak nitelendirdi. Ayrıca, olayın üzerine güvenilir ve tarafsız bir uluslararası soruşturma yapılması çağrısında bulundu.

Artan Gerilim

İki ülke arasında, 1947’den bu yana süregelen sorunlar ve gerilim bir kez daha alevlendi. Saldırının ardından ikili ilişkilerdeki gerginlik arttı ve savaş ihtimali tartışılır hale geldi.

Hindistan’ın Aldığı Önlemler

Hindistan, olay sonrası diplomatik ilişkilerini daha da düşürme kararı aldı. Çok sayıda Pakistanlı diplomat ‘persona non grata’ ilan edilirken, iki ülke arasındaki karayolu kapısının kapandığı ve Pakistan vatandaşlarının vize işlemlerinin iptal edildiği bildirildi.

Su Problemi ve İndus Suları Anlaşması

Hindistan, müzakereler sonucu 1960 yılında imzalanmış olan, su paylaşımını düzenleyen ‘İndus Suları Anlaşması’nı askıya aldığını duyurdu. Bu durum, iki ülke arasındaki gerginliğin daha da derinleşmesine sebep oldu. Uzmanlar, su paylaşımının savaş sebebi olabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.

Pakistan’dan Karşı Hamleler

Hindistan’ın suyu kullanma kararının ardından Pakistan, hava sahasını Hindistan uçaklarına kapattı ve karşı hamlelerde bulundu. Pakistan hükümeti, bu durumu bir savaş sebebi olarak değerlendirdi.

Tehlikeli Bir Çatışma İhtimali

Hindistan’ın su konusuna yönelik yaklaşımı büyük bir çatışmanın fitilini ateşleyebilir. Pakistan’da sıkça gündeme gelen ‘İndus Nehri bizimdir’ söylemleri, durumu daha da kötüleştiriyor. Bu durum, bölgedeki nükleer güçler arasında ciddi bir gerginlik yaratabilir.

Keşmir Sorununun Kökleri

Keşmir meselesi, Hindistan ve Pakistan arasındaki çatışmanın kökeninde yer alıyor. Bu bölgenin statüsü, bölünme döneminde İngilizlerin etkisi altında şekillendi ve bir türlü çözüme kavuşamadı.

Birleşmiş Milletlerin Rolü

Birleşmiş Milletler, Keşmir konusunda bir referandum yapılmasını öngörse de bu süreç hala hayata geçirilmedi. Hindistan, sorunu ikili müzakerelere kapalı tutarak, uluslararası arabuluculuk taleplerini reddediyor.

Geçmişe Dönük Savaşlar

Kriz zamanla Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilimi artırarak birkaç savaşın yaşanmasına neden oldu. Bu krizlerin çözümü için tüm dünyanın dikkat etmesi gereken bir durum ortaya çıkıyor.

Mevcut Durum ve Gelecek Senaryoları

Keşmir, Hindistan, Pakistan ve Çin arasında paylaşıldığı için, burada bir savaş, hem bölge hem de dünya için büyük bir felaket anlamına gelecektir. Bu nedenle müzakerelerin öncelikle ilerletilmesi gerekiyor.

Sonuç: Savaş mı, Müzakere mi?

Pahalgam’da yaşanan saldırı sonrası iki ülke, yeniden çatışmanın eşiğine doğru kayabilir. Hindistan, kendi çıkarlarını ön planda tutarak arka planda su konularını gündeme getirirken, Pakistan’ın da savaşa dönüşebilecek bir kritik durumda nasıl davranacağı merak edilmektedir.

“`

Related Posts

Can Atalay’dan ‘Sırrı Süreyya Önder’ için veda mesajı

Gezi davası hükümlüsü TİP Hatay Milletvekili Can Atalay, TBMM Başkanvekili ve DEM Parti Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in ölümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Yıllarını verdiği, her türlü sıkıntıya katlandığı ‘barış’a ülkemiz tez zamanda kavuşsun. Onun arkasından yollayacağımız en büyük armağan ‘barış içinde yaşayan bir ülke’ olacaktır. Güle güle Sırrı abi… Seni unutmayacağız” dedi.

BBC’ye konuşan Joe Biden: ‘Trump Cumhuriyetçi bir başkan gibi davranmıyor’

BBC’ye konuşan Joe Biden: ‘Trump Cumhuriyetçi bir başkan gibi davranmıyor’

Gökhan Gülyurt’un ev hapsi cezası kaldırıldı

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda milletvekillerini taşıyan parti otobüsünü kullanan şoför Gökhan Gülyurt’a verilen ev hapsi cezasının kaldırıldığını bildirdi.

Güney Afrika mali nedenlerle Bulgaristan’daki Büyükelçiliğini kapatıyor

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin, Bulgar makamlarıyla istişare edilerek alınan kararda mali sebeplerle Bulgaristan’ın başkenti Sofya’daki Büyükelçiliğini kapatacağı bildirildi.

İsrail, Gazze’de Filistinlilerin sığındığı okulu vurdu: 20 ölü

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları devam ediyor. İsrail ordusu, Bureij Mülteci Kampı’nın doğusunda zorla yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı okulu vurdu. Saldırıda, aralarında çocuklarının da bulunduğu en az 20 kişi hayatını …

En az deprem kadar yıkıcı olacak! Türkiye için korkutan uyarı yapıldı

Jeofizik Mühendisi Atakan Yüklü, su kaynaklarının korunmasının, gelecekte yaşanabilecek susuzluk tehlikesine karşı hayati önem taşıdığına dikkat çekerek “Deprem kadar susuzluk da büyük bir risk. Yer altı sularını korumak birincil önceliğimiz olmalı” ifadelerini kullandı.